Drone teknolojisinin sınırsız olduğu ortada. Klasik helikopter tarzından drone-like bir tarza doğru kayılacağı da ortada diyebiliriz. Volocopter drone benzeri bir hava aracı. İnsanlı ve insansız olarak 2 farklı tarzda ve her tarz da büyüklüğüne göre isimlendirilen 3 farklı model olacak şekilde tasarlanmış.
18 tane rotorunun olması Volocopter’i stabilite konusunda öne çıkarıyor. Ayrıca birbirinden bağımsız çalışan 18 rotor demek aletin çarpma harici bir sebeple düşmesinin neredeyse imkânsız olduğu anlamına geliyor. Ayrıca her ihtimale karşı gerektiğinde devreye girip aracı yere indirecek bir paraşüt sistemi de bulunuyor.
Volocopter elektrikli motorları sayesinde doğa ve çevre dostu ya da emisyonsuz olarak uçabilen bir “hava taksi” olarak yine gelecekteki kentsel hareketlilik sistemleri arasında devam edecek olan iş ya da günlük hayatın önemli bir parçası olmaya aday.
Volocopter’i tasarlayanlara göre “Elektrikli araç geliştirmenin olumlu bir yönü, pil teknolojisinin dünyada hızla gelişiyor olmasıdır. Gelecekte pil ömründe önemli bir artış bekleniyor ve bu sayede bu tür araçlarda uçuş süreleri uzatılacak.”
İnsansız versiyonları ile kentsel hareketlilik içerisinde gelişen lojistik ve taşıma işlemleri ile gözlem ve şehir yönetimi gibi konular tam bir profesyonellikle yerine getirilebilir.
2018 yılında ilk Volocopter prototiplerinin alınacak özel izinlerle ilk uçuşlarına başlayacağı öngörülüyor.
